Deniz kurtarma, denize düşen konteynırların kurtarılmasıyla ilgili milyon dolarlık iş

Bilgin

Global Mod
Global Mod
Kurtarma işi


Denize düşen konteynerlerin çoğunluğu kurtarılamasa da, giderek artan sayıda şirket bu malları kurtarma fırsatını değerlendiriyor. Lojistik ve Ticaret Çözümleri Müdürü Claudio Guerrero, şirketlerin batan konteynerleri kurtarmaktan sorumlu olduğu bir iş olan “kurtarma” konusunda uzmanlaşmış şirketlerin bulunduğunu açıklıyor.

Guerrero, “Bu şirketler denizin dibine gidiyor, konteynerleri kurtarıyor ve sigorta şirketi talep etmediği sürece kargo neredeyse onların oluyor” diye detaylandırıyor Guerrero. Bu şirketler sadece konteynerleri kurtarmakla kalmıyor, aynı zamanda sigortacıdan bir talep gelmediği sürece malları da elinde tutuyor.

Gittikçe daha fazla nakliye ve taşımacılık şirketi artan belirsizlik karşısında çözüm aramaya zorlandığından, bu pazar alanı genişliyor. Kurtarma şirketleri, bir konteyneri kurtarma süreci pahalı ve karmaşık olabileceğinden, ancak getirileri önemli olabileceğinden, yüksek riskli, yüksek getirili operasyonlarda uzmanlaşır.

Danışmanlık firması Global Information, küresel deniz kurtarma pazarının 2022'de kaydedilen 441,2 milyon dolara kıyasla kayda değer bir artışla 2023'te yaklaşık 891,9 milyon dolar değerine ulaşacağını tahmin ediyor. Bu büyüme, 2022'de kaydedilen %8,1'lik bileşik yıllık oranı (CAGR) yansıtıyor. 2024.

Analize göre, bu pazarın gelişimi, deniz ticaretinin genişlemesi ve büyüyen iş fırsatları sunan denizde kaza sıklığının artması gibi faktörlerden kaynaklanıyor. Bu senaryo, zaman içinde sektörün yeteneklerini dönüştüren kurtarma teknolojisindeki sürekli ilerlemelerle desteklenmektedir.

Raporda, “Hava koşullarının ve doğal afetlerin öngörülemezliği, deniz kazalarının sıklığını artırarak profesyonel kurtarma hizmetlerine olan talebi dünya çapında artırıyor” diyor.

Sigortacıların rolü


Sigortacılar da bu büyüyen olguyu dikkate alıyor. Konteynerler taşınmadan önce sigortalansa da kurtarma maliyetleri sigorta primlerinin artmasına neden oluyor. Altamira Multimodal'dan José Rocha, “Düşen bir konteyner varsa onu kurtarmak için %300'e varan ekstra bir maliyetten bahsediyoruz” diyor. Bu rakam, yalnızca kurtarmanın operasyonel maliyetlerini değil, aynı zamanda hava koşulları ve denizdeki riskler konusunda artan belirsizliği de yansıtıyor.

Riskleri azaltmak ve iyileşme şansını artırmak için bazı şirketler ileri teknolojiye yatırım yapmaya başladı. Örneğin Altamira Multimodal, konteynerlere güneş enerjisiyle şarj edilebilir GPS sistemleri kurmak için bir nakliye şirketiyle işbirliği içinde çalışıyor; bu sistem, konteynerlerin denize düştüklerinde bile konumlarının izlenmesine olanak tanıyor. Bu teknoloji, kayıp konteynerlerin yerinin belirlenmesiyle ilgili zaman ve maliyetleri azaltmak için değerli bir araç sunacaktır.

Çevresel zorluklar


Ancak ekonomik boyutların ötesinde konteyner kurtarmanın çevresel etkileri de vardır. Dünya Denizcilik Konseyi (WSC), denize düşen konteynerlerin yaklaşık %33'ünün kurtarılabileceğini ancak geri kalanının çevresel bir yük haline geldiğinin altını çizdi. Bu konteynerler, kargolarıyla birlikte çoğu zaman okyanusun dibine iniyor ve deniz yaşamı için potansiyel bir tehlike oluşturuyor.

İklim değişikliğinin bu riskleri artırmasıyla birlikte nakliye şirketleri, sigortacılar ve kurtarma şirketleri, denize düşen konteyner sayısının giderek artmasıyla mücadele etmek için giderek daha karmaşık önlemler alıyor.

WSC'nin genel müdürü John Butler yaptığı açıklamada, “Denizde kaybolan her konteyner potansiyel bir tehlikeyi temsil ediyor ve bu olayları önleme konusundaki kararlılığımız sarsılmaz olmalıdır” dedi. Ancak fırtınalar yoğunlaştıkça ve nakliye yolları daha tehlikeli hale geldikçe, hem özel sektör hem de uluslararası kuruluşlar, konteynerlerin kaybını önleme ve etkilerini hafifletme çabalarını iki katına çıkarma sorunuyla karşı karşıya kalıyor.
 
Üst